Kedilere dair sosyal medyada çokça videoya, fotoğrafa denk geliyoruz. Kabul etmek gerekir ki bunlar genelde sevimli olmalarından çok garipliklerini içeren medyalar oluyor. Hatta internette kediler aslında uzaylıdır diye bir espri bile var. Zekaları, öğreniş şekilleri, davranışları ile kendilerine has hayvanlar. Peki kediler gerçekten zeki mi? Öğrenme yetenekleri var mı yoksa içgüdüsel mi hareket ediyorlar? Köpekler zekidir inanışının yanında kediler mi daha akıllı köpekler mi? İşte kediler ve onların gizemli dünyasına dair bazı bilimsel gerçekler...

Kedilerin çok iyi bir kısa süreli hafızası vardır ve kediler gözlem yoluyla öğrenme becerisine sahiptir. Köpeklere oranla, karmaşık sorunları çözme yetenekleri çok daha gelişmiştir. Kedilerin beyni de köpeklerin beynine göre daha karmaşıktır. Serebral korteks, beyindeki bölümlerden biridir. Bu bölüm düşünmek ve akılcı karar vermekten sorumludur. Bir kedinin serebral korteksi, yaklaşık 300 milyon sinir hücresi ile köpeğinkine göre çok daha karmaşıktır. Köpeklerin ise serebral korteksinde 160 milyon sinir hücresi bulunur. Aynı şekilde kedilerin kısa süreli hafızaları da çok daha iyidir.

Kedilerin ve köpeklerin test edildiği bir deneyde, mamanın nereye saklandığını kedinin mi köpeğin mi daha iyi hatırlayacağı test edildi. Kedilerin kısa süreli hafızaları yaklaşık 16 saat sürdü. Köpeklerin ise yalnızca 5 dakika.

Kediler uzun süreli hafızalarında çok fazla bilgi saklayamamalarına rağmen, akılda tutmayı seçtikleri şeyleri uzun yıllar boyu hatırlayabilirler. Kedilerin beyinlerindeki görsel alanlarda, insanlardan ve çoğu memeliden çok daha fazla sinir hücresi bulunur. Kediler annelerinin avlanışını, yemek yiyişini ve temizlenişini izlerler, sonra da ta ki doğru yapana kadar aynılarını taklit ederler.

Kediler yaşlandıkça beyin fonksiyonlarında düşük görülebilir. Yaşlı kedilerde Alzheimer benzeri rahatsızlıklar baş gösterebilir. Kedilerdeki bilişsel davranış bozukluğunun sebebi, beynin hastalanması ve kötüleşmesidir. Ardından yolunu şaşırma, kaybolma, depresyon, antisosyal davranışlar gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Kediler ayrıca 100'den fazla farklı ses çıkarabilir. Köpeklerde ise bu çeşitlilik 10 civarıdır. Bir kedinin beyni, köpek beyninden çok insan beynine benzer. İnsan beyni ile benzerlik oranı %90'dır. Kediler ve insanlar, beynin duyguları kontrol eden özdeş bölümlerini kontrol ederler. Kediler, insanları kandırmak için seslerini değiştirebilirler. Mama istediklerinde genelde insan bebeklerini taklit ederler.

Kediler sesleri 64 kHz'e kadar duyabilirler. İnsanlar ise yalnızca 20 kHz'e kadar duyabilirler. Kediler insanlara yalnızca şefkat için sürtünmezler. Yüzlerinin etrafındaki koku bezleriyle işaretleme yapmak için de sürtünürler. Kuyruk bölgeleri, patilerinde dahi koku bezleri vardır. Okşandıklarında ya da üzerimizde yattıkları zaman da kokularını bırakırlar.

Araştırmacılar kedilerin gırlama mırıldanma arası sesi nasıl çıkardıklarını tam olarak bulamadılar. Yaygın fikir, kedinin bunu boğazının gerisinde ses tellerini titreştirerek çıkardığı yönünde. Bunu gırtlaktaki hava geçişini saniyede 25 kere açıp kapanarak gerçekleştiren bir kas yardımı ile yapıyorlar. Günümüzdeki kedilerin en eski atası 30 milyon yıl önce yaşamıştı. Bilim insanları bu kediye Proailurus ismini verdiler. Bu kelime Yunancada 'İlk Kedi' anlamına geliyor.

>

>

>